Sınav kaygısı özgüveni de vuruyor

Sınav kaygısı özgüveni de vuruyor - Doç. Dr. Arzu Önal | Ergen Psikaytri Nişantaşı

AKŞAM GAZETESİ YAZI DİZİSİ-2 12 EYLÜL 2014

Okul kavramı pekçok çocuk ve gençte “sınav kaygısı”nı da gündeme getiriyor. ‘Aşılamayan’ bu kaygı, sınavda bilinenlerin bile unutulmasına yol açabiliyor. Üstelik kaygı arttıkça başarı hatta özgüven de düşüyor! Oysa sınav kaygısı aşılamaz bir sorun değil…

Yoksa sizin çocuğunuz da mı “Sınava girmeden de sınıf geçmenin ve başarılı olmanın bir yolu olsa” ya da “Eğer sınavlar olmasaydı dersleri daha iyi öğrenebileceğimden eminim” diye serzenişte bulunuyor? Sınavlara ne kadar çok çalışıp hazırlanırsa o kadar karıştırdığını, heyecanını, kaygısını bir türlü yenemediğini söylüyor. Sınav kaygısı ne yazık ki pekçok çocuğun ve gencin ortak sorunu. Üstelik bu kaygı sadece okulla, sınavdan alacağı notlarla sınırlı kalmıyor; onun ileriki yaşantısını da son derece olumsuz etkiliyor.

Acıbadem Maslak Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Arzu Önal, kaygı arttıkça dikkatin bozulduğunu, başarının düştüğünü ve bu sorunun ‘özgüven düşüklüğü’ne yol açabildiğini vurguluyor. Sınav kaygısına daha önce yaşanan deneyimlerin, kişilik özelliklerinin yanısıra ailelerin beklentilerinin de yol açabildiğini belirten Dr. Önal “Sınav kaygısı daha önce yaşanan sınav deneyimleri, başarısız olma korkusu, sürekli olarak erteleme, ailenin beklentileri nedeni ile gelişmektedir. Zemininde kaygılı bir yapı olabilmekle birlikte öğrenilmiş bir davranış olarak daha sonradan da edinilebilmektedir” diyor.

Mükemmeliyetçilik de eşlik ediyor.

Sınav kaygısı çocuğun bildiklerini bile unutmasına dolayısıyla başarısının düşmesine neden olurken, kaygı arttıkça özgüveni de vuruyor! Dr. Önal, bu kısır döngünün çocuk veya gencin kendine olan inancını sarstığından aile ve çevre ilişkilerine de yansıyabildiğini belirtiyor. Kaygı ile birlikte kişide sıklıkla mükemmeliyetçilik de ortaya çıkıp, mükemmeliyetçilik bu kısır döngüye ek bir olumsuzluk olarak eşlik ediyor. Mükemmel olduklarını hissetmedikleri hiçbir alana girmek istemiyorlar ve bu durum mevcut kapasitelerini gösterememelerine neden olabiliyor. Yani sınav kaygısını sadece okul başarısızlığı ile sınırlı görmemek, bu kaygının tüm yaşantıyı etkileyen bir sorun olduğunu bilmek ve tedavi olmak gerekiyor.

“Kaygı aşılabilen bir sorun!”

Kimi çocuk ve genç sınavda başarısız olursa ailesinin, öğretmeninin ve arkadaşlarının gözünde değerinin düşeceğine inanırken, kimisi kırık not aldığında alay konusu olacağından endişe ediyor kimisi de “Geleceğimin, sınavlarda göstereceğim başarıya bağlı olduğunu bilmek beni üzüyor” diyor. Peki çocuğun, gencin tüm yaşantısını etkileyen bir sorun olan sınav kaygısı aşılamaz mı? Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Arzu Önal bu konuda yüreklere su serpecek mesajlar veriyor: Sınav kaygısı aşılabilir! Peki nasıl? Dr. Önal, sınav kaygısını hafifletmek için kullanılan terapi yöntemlerinin oldukça başarılı olduğunu vurguluyor. Kendini ifade etmeye çaba gösteren çocuk ve gençlerde terapi yoluyla hızlı ilerleme sağlanabiliyor. Bazıları için ‘sınav’ kelimesi bile kaygı yaratırken üstelik dışarıdan gelen yardımları da reddederlerken bu kişilerde ilaç tedavisinden de faydalanılabiliyor. Dr. Önal “Sınav kaygısının aşılabilmesi için geçici veya uzun süreli ilaç tedavi yöntemleri mevcuttur. İlaçlar da terapi yöntemleri kadar başarılı olmakla birlikte, ilaç ve terapi birlikte görüldüğü taktirde sınav kaygısının tekrarlama olasılığı çok düşer” diyor.

Acıbadem Sağlık Grubu’ndan Prof. Dr. Kültegin Ögel ve Uzman Psikolog Nuray Sarp Kulkara ile birlikte piyasaya çıkardıkları “Gençlik Dönemi ve Sorunları” adlı kitapta Dr. Önal, sınav kaygısına yönelik 50 soruluk bir testle de bu kaygının sıkıntılarını yaşayan çocuklara, gençlere ve ailelere ışık tutuyor. Sınav kaygısı yaşayan çocuk veya genç bu test sorularına içten, samimi, gerçek yanıtlar verdiği taktirde hem kişilik özelliklerine hem de sınav kaygısının nedenlerine yönelik pekçok bilgi ediniyor.